Pandemi Dönemi ve Covid-19 ile Mücadele de Hijyenin ve Dezenfektanın Önemi.

“2019’un Aralık ayında Çin’in Wuhan Kenti’nde ortaya çıkan Covid-19 adlı virüs, kısa sürede tüm Dünya’yı etkisi altına almış olup,  13 Mart 2020’de Türkiye’de ilk vakaya rastlanmıştır.” şeklindeki haberleri, 2020 yılının başından bu yana duymuş ve hala “vaka artışı, ölüm oranı, iyileşme” gibi tablolar ile her akşam süreci takip etmeye başlar hale geldik.

Yeri geldiğinde optik mikroskobun bile görüntüleyemediği küçüklükteki bir virüsün, hayatımızı tamamen nasıl değiştirdiğine tüm dünya şahit olduk. Virüsle birlikte farklı bir boyut kazanan Dünya düzeninde hayatımıza yeni kelimeler kazandıran bu süreç; yeme içme alışkanlığından, çalışma hayatına, uyku düzeninden, sosyal faaliyetlere kadar değişti. Bununla da kalmadı, temizlik ve hijyen konusuna ise tamamen farklı bir boyut kazandırıp, temizlik anlayışından ‘titizlik’ noktasına ulaşacak derecede önlemler alınmaya başlandı.

Koronavirüs Salgını Döneminde Temizlik ve Hijyenin Önemi

Toplumları ayıran özelliklerden biri olan temizlik, geçmişte bazı toplumlarda ayıp hatta din dışı olarak görüldüğü için yasaklanmışken, bizim toplumumuzda ise tam tersi önem verilmiş ve hayatımızın her anında dikkat edilmiştir.

Koronavirüs salgını ile toplumumuzun temizlik konusundaki hassasiyeti daha da arttı.

Dünya Tarihi’ne baktığımızda, geçmişten günümüze kadar “Hong Kong Gribi, Rus Gribi, Asya Gribi, İspanyol Gribi, Kara Veba, HIV/AIDS” gibi birçok salgın hastalık yaşanmış ve günümüzdeki kadar tıbbın, temizliğin gelişmemiş olmasından dolayı ölümlerin önüne geçilememiştir.

Tarih daha önce yaşadığımız salgın hastalıkları, Coronavirüs ile bize tekrar hatırlattı. Bu süreçte aynı zamanda temizliğin ve hijyenin önemini de hatırlamış olduk. Aldığımız hijyen önlemleri, Koronavirüs’e yakalanma riskini azaltıyor ayrıca ölüm oranlarını da ciddi oranda indirgiyor.  Burada geçmişle günümüzü kıyasladığımızda karşımıza hijyen noktasında büyük imkanlar sunulmaktadır. Örneğin; kolonya, dezenfektan, ıslak mendil, tek kullanımlık maske ve eldivenler hijyen için sunulan imkanlardan birkaçıdır.

Çin merkezli ortaya çıkan ve kısa sürede tüm Dünya’ya hızla yayılan Koronavirüs’ünün, uzmanların yapmış olduğu araştırmalar neticesinde aslında en başında gerekli hijyen önlemleri alınsaydı, yayılımının bu denli büyük olmayacağı anlaşıldı.

Bu vesile ile Covid-19’dan önce hijyen kurallarına yeterli ölçüde özen göstermeyen ülkeler, araştırmaların sonucunda genel ve kişisel temizlik konusuna oldukça önem vermeye başladı. 

Koronavirüs Salgın Döneminde Alınan Tedbirler

Koronavirüs salgın döneminde virüsün artış hızının önüne geçmek adına alınan tedbirlerde, kişinin önce kendisi sonra çevresindekileri koruması amaçlanmıştır. Bu tedbirler doğrultusunda maske, eldiven, dezenfektan ve kolonya başlıca aktör olarak karşımıza çıkmıştır.

Kendi içerisinde çeşitlilik gösteren hijyen tedbirleri, malzemelere göre gruplandırılmıştır. Bunlar;

KİŞİSEL TEMİZLİK: Araştırmalar Koronavirüs’ün saatlerce hatta günlerce cansız yüzeylerde dahi canlılığını koruyabildiğini ortaya koymuştur.

Birey önce kendini koruyabilmek adına, kişisel temizliğine önem vermelidir. Dışarı çıkmadan önce maskesini takıp, çantasından dezenfektanını eksik etmemelidir. Hayatın her alanında ellerimizi aktif olarak kullanmamız nedeniyle en çok dezenfekte etmeye ihtiyaç duyduğumuz bölge ellerimizdir. Bu nedenle kullanacağımız el dezenfektanı mutlaka aktif maddeler içermeli ve koruyuculuğu yüksek olmalıdır. Edindiğimiz dezenfektanların kullanım şartlarına uymalı, bunun cilt sağlığımız için faydalı olacağını unutmamalıyız..

-El Yıkama: Doğru el yıkama yöntemi, mikropların yayılmasını önlemede önemli bir adımdır ancak yapılan araştırmalar, bu adımların yanlış uygulandığını ve yeterince hijyen sağlanmadığını göstermektedir. Bizler, sizler için doğru el yıkama aşamalarını derledik.

  • Sabunu kullanmadan önce ellerinizi suyla ıslatın.
  • El yüzeyi ve avuç içi tamamen sabunlanır.
  • Elinizin arkası dahil her iki elinizi parmaklarınızın arasına ve tırnaklarınızın altına köpürtün.
  • 20 saniye kadar ovuşturduktan sonra bol su ile durulayın
  • Ardından elimizle dokunmadan, musluğu durulayarak kapatın ve temiz kağıt havlu ile ellerinizi durulayın.
  • Yüzünüze dokunmayın: Özellikle dışarıda iken ellerinizi yıkamadan veya dezenfekte etmeden hiçbir şekilde ağzınıza, burnunuza ve gözünüze dokunmayın.
  • Mendil veya Peçete Kullanın: Bu süreçte hapşırırken veya öksürürken, kol içinizi, bluzunuzun yakasını kullanmayın. Çünkü virüsler uzun süre cansız yüzeylerde barınabilmektedir. Bu yüzden tek kullanımlık (peçete, maske, eldiven) ürünler kullanmaya özen gösterin.
  • Mesafenizi Koruyun: Toplu ve özellikle kapalı alanlarda insanlar ile aranızda en az bir buçuk metre mesafe koymaya çalışın.
  • Kıyafetlerinizi Sürekli Olarak Yıkayın: Gün içerisinde toplu alanlarda ve dışarıda giydiğiniz kıyafetlerinizi, tekrardan katlayıp dolabınıza koymayın. Kısa yıkama seçeneği ile kıyafetlerinizi yıkayın. Virüsün havaya dağılma ihtimalini göz önünde bulundurarak, kıyafetlerinizi silkelemeyin.
  • Çamaşırlarla temas halinde hemen ellerinizi yıkayın ve kirli kıyafet torbasını da yıkamayı unutmayın.
  • Ağız temizliğinize özen gösterin, dişlerinizi günde iki defa fırçalarken, gargara yapmayı unutmayın. Bu işlemi gerçekleştirdikten sonra diş fırçanızı ortak ve açık alanda değil,  bir kutu içerisinde muhafaza etmeye çalışın.
  • Nevresim takımlarınızı haftada bir defa da olsa yıkamaya çalışın veya değiştirin.

 

  • EV TEMİZLİĞİ: Kişisel temizliğin yanı sıra ev temizliğine de önem vermeliyiz. Öncelikli olarak evimizde virüsün yayılabileceği alanları belirleyip, ona göre temizlik uygulamalıyız. Genel temizlik haricinde bakterilerin gizlenebileceği alanlara daha çok dikkat etmeliyiz.
  • Eğer mümkünse evinizi en az üç ayda bir kez dezenfekte ettirmeye çalışın. Mümkün değilse, ölçüyü kaçırmadan, belirli temizleyiciler ile evinizi dip bucak temizlemeye çalışın
  • Ortak kullanım alanı olan salon, lavabo, mutfak vb. alanları yarım saatte bir havalandırın.
  • Ortak kullanım alanlarındaki objelerin elinizden geldiğince temizliğine dikkat edin.
  • Kapı kollarını, özellikle ev giriş çıkış kapılarının kollarını daima silin veya peçete kullanarak tutun.
  • Dışarıdan gelen poşetleri ve benzeri ürünleri dezenfekte etmeden kullanmayın.
  • Evcil hayvanlarınızın mama ve su kaplarını haftada en az iki kere dezenfekte etmeye çalışın. Bu hem onların hem de sizin sağlığınız açısından önemli unsur.
  • Kadınların vazgeçilmezi olan makyaj ve onu sakladıkları çantalar. Bu çantalar her zaman yanında taşınan bir eşya olduğu için kullanıldıkları noktadaki mikropları üstlerinde barındırırlar. Bu yüzden bu çantaların yıkanmasında sabun tercih etmek doğru olacaktır.
  • Klozet ve duşakabin temizliğini bu noktada gözden kaçırmamak gerekli. Mikrobun hızlı bir şekilde bulaştığı bu noktaları, elinizden geldiğince her kullanımdan sonra temizlemeye dikkat edin.
  • Mutfak eşyalarında herkesin kendine özel bardağı, çatalı, kaşığı, tabağının olması, bir başkasının kullanamayacağı ve kişinin kullanırken tereddüt etmeyeceği anlamına gelir.
  • Çamaşır makinesine çamaşırları atmadan önce çamaşır makinesi bir kere kısa devrede boş bir şekilde çalıştırmak doğru olacaktır.
  • Ağzı kapalı (meyve suyu, kola, maden suyu) gibi ürünleri, market alışverişinden sonra mutlaka dış kısmını yıkamadan veya silmeden dolaba yerleştirmeyin.
  • Konserve kapaklarını ve dış kısımlarını mutlaka dezenfektan ile silin.

Doğru Dezenfeksiyon İşlemi Nasıl Gerçekleştirilir?

Hijyenin ön plana çıktığı bu süreçte, virüs bulaşma riskinin verdiği korku hatalar yapmamıza neden olmaktadır. Tedbirsizlik davranmak ne kadar yanlış ise her şeyi gereğinden fazla kullanarak virüsü önleyebileceğimizi düşünmek de bir o kadar yanlıştır. “Her şeyin fazlası zarardır” sözü ne yazık ki hijyen konusunda da geçerlidir. Koronavirüs’ün ilk çıktığı zamanlarda, virüsten  korunmak için çeşitli yöntemler ortaya konulmuş fakat bazı insanlar bu yöntemleri yanlış uygulama sonucunda hayatını kaybetme noktasına  kadar gelmiştir. Unutulmamalıdır ki, her mikropların hepsi vücut için zararlı değildir.

Doğru dezenfekte işleminin nasıl gerçekleştirileceğine dair verdiğimiz bu bilgiler, dezenfekte işlemini yeterli ve doğru bir şekilde gerçekleştirmenize yardımcı olacaktır.

Dezenfeksiyon Nedir?

Canlı, cansız ortamların hastalık yapıcı tüm mikroorganizmalardan arındırılmasıdır. Dezenfeksiyon işleminde kullanılacak olan kimyasallar konusunda bilinçlenmek, ilk adımdır.

Kişisel dezenfeksiyon ürünleri olan sabun, dezenfektan, kolonya, ıslak mendil ciltte yanlış kullanım sonucunda alerjik reaksiyon göstermekle birlikte çatlamalara yol açmaktadır. Bunun için aldığınız ürünlerin üstlerinde yazan kullanım koşullarını okuyarak bilinçli bir şekilde kullanmaya özen gösterin. Ellerinizi sık sık değil de, düzenli aralıklarla yıkadıktan sonra cilt tipinize uygun nemlendirici ile nemlendirin. Böylelikle çatlak oluşumlarını azaltmış olacaksınız.

Aynı şekilde diğer dezenfeksiyon ürünü olan kolonya seçiminde de dikkat etmek gereklidir. İçerisinde bulunan alkol oranı ile bizleri virüslere karşı koruyan kolonyada, alkol oranını yüzde 70 ve 80 olanını tercih etmelisiniz. Her şeyin fazlası zarar olduğu gibi kolonyanın da fazlası ciltte tahrişe yol açabilir. Bu yüzden belirli aralıklarla kullanmakta fayda var.

Kişisel dezenfeksiyon haricinde ev dezenfeksiyonunda dikkat edilmesi gerekilen birkaç husus var. Bunlar ise şu şekilde:

Ev temizliğinin ilk adımı olan yüzey temizliği, dezenfeksiyon işlemine başlamanın ilk adımıdır. Yüzey, iyi bir şekilde dezenfekte edilmediği takdirde diğer alanlarda yapacağınız temizlik, pek de başarılı olmayacaktır.

Yüzeylerde katı, yoğun maddeler kullanmak yerine, sabun ve ya da deterjanlı bez ile silebilirsiniz. Tabii silme işleminde kullandığınız bezleri farklı ortamlarda kullanmamak şartıyla. Yüzeylerin yeterli düzeyde temizlenmediğini düşünüyorsanız, silme işleminin ardından, içeriğinde yüzde 60-70 alkol içeren antiseptik ürünlerle temizlemekte fayda var.

Tuvalet, banyo ve zemin temizliğinde dikkat edilmesi gerekilen diğer bir husus ise; dezenfeksiyon işleminde çamaşır suyu kullanmaktır. Çamaşır sularının içeriğinde birden fazla bileşen olduğu için solunum yollarına zarar verebilir. Bu yüzden çamaşır sularını sulandırarak kullanmak hem tasarruf hem de sağlığınız açısından önemlidir. Ölçü olarak, on litre suya 1 ölçü çamaşır suyu koymanız yeterli olacaktır. Böylelikle bu hazırladığınız su, her yeri temizlemeye yetecektir.

Sulandırılan çamaşır suyu ile evde dezenfeksiyonunuzu hazır hale getirebilirsiniz. Sprey şişesi temin ederek, hazırladığınız solüsyonu içerisine koyabilirsiniz. Gün içerisinde hazırladığınız bu su ile belirli aralıklarla istediğiniz alanları dezenfekte edebilirsiniz.

Bu noktaya kadar Koronavirüs salgın döneminde temizlik ve hijyenin öneminden, doğru dezenfeksiyon işleminden, dezenfeksiyon işleminde kullanacağınız ürünler bahsettik. Peki dezenfeksiyon işleminde kullanacağımız dezenfektanı seçerken nelere dikkat etmeliyiz? Bu noktayı da atlamamak gereklidir.

Dezenfektan Ürünleri Seçerken Dikkat Edilecek Noktalar

En güzel dezenfekte etme yöntemi aslında su ve sabunla olanıdır. Fakat gün içerisinde, sürekli olarak insanlarla iletişim halinde olunduğu için bazen su ve sabun bulmakta zorluk çekilebiliyor. Bu yüzden içinde bulunduğu alkol oranı ile hijyen sağlamayı hızlandıran dezenfektanlar, su gibi ihtiyaç durumuna gelmiştir. Bu nedenden dolayı bazı dezenfektanlar ciltte kuruma yaptığı gibi alerjik reaksiyonlarda göstermeye başlar.

Dezenfektan Çeşitleri

Dezenfektanlar kendi içerisinde “Kimyasal, kullanım alanı ve etkilerine göre gruplanmaktadır.

-İnsan hijyeni ile uyumlu

-Kişisel ve umumi alan kullanım ile uyumlu

-Gıda ve yem alanlarında kullanılan dezenfektan

-İçme suyu dezenfektanları

Bu dezenfektanları kullanım alanları dışında kullanmak kişiye zarar verecektir. Bu nedenle hangi dezenfektana ihtiyacınız olduğunu belirlemelisiniz.

  • Hücrelere ve yaşayan dokulara zarar vermemelidir.
  • Kullanıldığı yüzeylere zarar vermemelidir.
  • Dayanıklı olmalıdır.
  • Etki alanı geniş olmalıdır.

Bu adımları takip ederek alacağınız dezenfektan doğru ve etkili bir tercih olacaktır. Sağlıkla kalın…